29 Aralık 2012 Cumartesi

BURAK YILMAZ...


Türk futbolunda olmandan utandım. 

Gol kralı olmandan utandım. 

Taraftarı olduğum takımda oynamandan utandım.

Trabzonspor - Galatasaray maçının 54. dakikasında bu yazı yazıldı aslında. Galatasaray'ın golcüsü Burak Yılmaz kendini Celustka'nın önünde yere attı. Yüzünde öyle bir ifade vardı ki, sanki Celustka bacağını kırarcasına ona tekme atmış.

Eski takımına karşı oynarken, onu Burak Yılmaz yapan takıma karşı oynarken 54. dakikada yaptığı bir haraket. Aslında büyük bir hakaret. Trabzon'a yapılan bir hakaret. Türk futboluna yapılan bir hakaret.  Beşiktaş, Fenerbahçe , Trabzonspor gibi büyük takımlarda oynadı. Milli takımda oynadı. Büyük futbolcu oldu ama maalesef dürüst olamadı.

Bunun adı emek hırsızlığı.

Hakkımız olmayanı aldığımızda, olmayanı farkı gösterdiğimizde bize ne denir biliyorsunuz. Ticaret yaptığınızda karşınızdakini kandırıp hakkınız olmayanı aldığınızda size ne denir ? İşte, rakibini, yapmadığı bir durumu yapmış gibi gösterip emek hırsızlığı yaptığınızda ne olur ?

Şimdi Fatih hoca'ya sormak isterim. Hep dürüstlükten, adam olmaktan bahsedersiniz. Uefa kupasını aldığınızda emeğinizle, çalışarak ter dökerek aldınız. Şimdi takımında emeği çalan bir futbolcunun bulunmasını nasıl karşılıyor ?

Bunca yıldır futbolu yazarım. Ben böyle bir futbolcuyu görmek istemiyorum. Ben böyle bir futbolcunun Türk futbolunun değeri olarak görülmesini istemiyorum. Galatasaray yönetiminin, Galatasaraylının böyle bir futbolcuyu bünyesinde barındırması maalesef futbolumuza konan bir bombadır. Meireles veya Pascal'a laf edenler önce Burağı temizleyecek sonra konuşacak.


Hiç yorum yok:

TRANSFER ŞAMPİYONLUĞU SMS'DEN GEÇER

 Türkiye'de özel televizyon kanalları ilk kurulduğunda birçok ünlü isim bu kanallara alındı. Sunuculuk, diziler, yarışmalar ve en önemli...